Derimizde pigment üreten, dolayısıyla derimize rengini veren melanosit hücreleri vardır. Çeşitli sebeplerden dolayı, bu melanositlerin hasar görmesi sonucu, pigment üretilemez. Vitiligo hastalığında pigment yetersizliği sonucu deride, dağınık ve yama şeklinde sınırları belli olan beyaz alanlar (leke) oluşur.
Deride tebeşir veya süt beyaz renkte, yuvarlak veya oval, keskin sınırlı yama tarzında lekelerle seyreden bir hastalıktır. Nokta kadar küçük ya da avuç içi kadar büyük olabilir. Genellikle simetriktir. Vücudun herhangi bir bölümü etkilenebilir. Sık tutulan alanlar: yüz, eller, kollar, bacaklar ve genital bölgedir.
Kimlerde Görülür?
Her yaşta görülebilen vitiligoya her yüz kişinin 1–2 sinde rastlanır. Hastaların yarısında 20 yaşından önce başlar. Çocuk ve gençlerde psikolojik yükler oluşturabilir. Erken ve başarılı tedavi özellikle bu dönemde çok önemlidir.
Vitiligonun Nedeni Nedir?
Vitiligoda deri rengini meydana getiren hücrelerin kaybı ve derinin beyazlaşması söz konusudur. Birçok faktör üzerinde durulmakla birlikte hastalığın nedeni halen tam bilinmemektedir. Vücudun bağışıklık sisteminin deri rengini oluşturan hücreleri veya bu hücrelerin kendi kendini yıkmasının bir neden olabileceği öne sürülmektedir.
Kesin olarak kanıtlanamamakla birlikte renk hücrelerini hasara yatkın kılan genetik bir bozukluk vardır. Hastaların yüzde 30’unda, ailede vitiligosu olan biri bulunur.
Vücudun birkaç yerinde deri renginin beyazlaşması görülür. Koyu tenli kişilerde kolay fark edilebilir. Açık tenli kişiler ise özellikle yazın bronzlaşmanın ardından fark ederler. Hastalığın seyri ve şiddeti kişiden kişiye değişir. Vitiligolu alanlar çeşitli şekil ve büyüklükte olabilir. Yıllarca değişmeden kalabilir ya da bazen tüm vücudu etkileyebilir. Vitiligolu alandaki kıllar da beyazlaşabilir.
Sıkıntı, stres, ateşli hastalıklar ile çarpma ve güneş yanığı gibi nedenlerle meydana gelen deri travmaları hastalığın şiddetlenmesine ya da yeni vitiligo alanlarının oluşmasına neden olabilir.
Vitiligo Hastalığından Korunmak İçin Neler Yapılmalıdır?
Öncelikli olarak stresli bir yaşam tarzından uzaklaşmak vitiligoya karşı koruyucu önemli bir pratiktir. Strese bağlı gelişen vitiligo genellikle yüz gibi yağ salgısının yoğun olduğu bölgelerde ortaya çıkar.
Bağışıklık sisteminde gelişen olumsuzluklar doğrudan vitiligoya neden olabileceği için bağışıklık sistemini güçlü tutmak çok önemli bunu da yeterli su içerek sağlıklı yani doğal beslenip yeteri kadar hareket edip, doğru ve sağlıklı ışık alarak gerçekleştirebilmeniz mümkündür.
Fiziki travmalar da vitiligo oluşumunda etkilidir. Bu nedenle fiziki travmalardan kaçınmak hastalığa karşı koruyucu bir etmendir.
Kuvvetli güneş ışığına maruz kalmak vitiligoyu tetikleyebilir. Melanositler protein yapılıdır. Kuvvetli güneş ışığı ısı ve kimyasal teması protein yapılı hücrelerin yapısını bozarak melanin üretimini engeller ve buda vitiligoyu tetikler. Öncelikli olarak güneşten sağlıklı yararlanılmalı ve güneş ışığına çıkarken doğal güneş kremi kullanılmalıdır.
Egzersize bağlı düzenli olarak tekrarlayan hareketlere bağlı olarak sürtünme ve travma sonucu eklem bölgelerinde vitiligo gelişebilir. Bu durum herkeste gelişmese bile birçok vakada karşılaşılabiliniyor. Bu nedenle kişinin öyküsü dinlenip düzenli yaptığı spor egzersizi değiştirilebilinir.
Ciltte gelişen iltihabik bir süreçle birlikte de vitiligo görülebilmektedir. Bu nedenle misk kokusu veya sinnamik aldehid içerikli kozmetiklerde bulunan ciltte iltihabik etki oluşturan maddelerden, kimyasal peelingden, gözenekleri kapatan kozmetik ürünlerinden, deodorantlardan ve roll onlardan, ağdadan uzak durmak gerekir. Tabi en önemlilerinden biri sigara mutlaka uzak durulmalıdır.
Salam, sosis, sucuk gibi katkı maddesi açısından zengin ve zararlı olan ürünler ve konservelerin tüketiminden uzak durmak oldukça önemlidir. Kısacası toksik etki bırakacak maddelerden uzak durmak cilt ve genel sağlığınız açısından önemlidir.