anoreksiya belirtileri ve tedavisi

Anoreksiya Hastalığı, Anoreksiya Hastalığı Belirtileri ve Tedavisi

Anoreksiya nervoza, anormal derecede düşük vücut ağırlığı belirtisi ile görülen ve hayatı tehdit eden ciddi bir yeme bozukluğudur. Anoreksiya nevroza bozukluğu olan kişiler, ince kalmak konusunda aşırı takıntılıdır ve hepsi normal kilolarının çok altındadır. Anoreksiyalı kişiler için daima çok ince olmak önemlidir. Anoreksiya nevroza genellikle 12-20 yaş arasında genç kızlarda sık görülür. Anoreksiyalı kişilerin yüzde 90’ı kadındır. Toplumlarda genel görülme oranı ise yüzde 1-2 ’dir.

Anoreksiyanın Nedenleri Nelerdir?

Anoreksiyanın nedeni tam olarak bilinmemektedir. Anoreksiya nevroza; biyolojik, psikolojik ve çevresel faktörlerin kombinasyonu ile oluşmaktadır.

  • Biyolojik faktörler: Anoreksiyanın nedenleri arasında genlerin etkisi henüz kesinleşmemiştir. Ancak genler bazı insanları anoreksiyaya karşı daha savunmasız hale getirebilir. Anoreksiyalı kişiler genellikle mükemmeliyetçi, duyarlı ve azimli kişilerdir. Bu da genetik eğilimler ile dolaylı olarak ilişkilidir.
  • Psikolojik faktörler: Kişinin bazı duygusal özellikleri anoreksiyanın gelişimine etki edebilir. Kişinin sürekli depresif olması, obsesif kompülsif kişilik bozukluğunun varlığı anoreksiyaya etki edebilir. Bu kişiler kilolarını takıntı hale getirerek anoreksiyaya etki edebilir.
  • Çevresel faktörler: İnce olmanın toplum tarafından moda olması özellikler ergenlik dönemindeki gençleri etkiler. İnce olmak avantaj olarak görülür. Gençlerin bu düşüncelerini artist ve mankenlere benzeme isteği daha da arttırır. Gençler hangi genetik özellikte ve aile özgeçmişinde olduklarını doğru değerlendiremez ve ince kalmak konusunda takıntılı hale gelir. Anoreksiya gençler arasında en sık görünen 3’üncü kronik hastalıktır.

Anoreksiya Belirtileri Nelerdir?

Fiziksel belirtiler:

  • Aşırı kilo kaybı,
  • Kansızlık,
  • Düzensiz kalp ritmi,
  • Yorgunluk,
  • Uyku bozukluğu (İnsomnia),
  • Erkeklerde testis oranında düşüş,
  • Kadınlarda adet düzensizliği ya da adet görememe,
  • Baş dönmesi ve bayılma,
  • Tırnaklarda mavimsi renk değişikliği,
  • Saçlarda incelme ve azalma,
  • Kabızlık,
  • Kuru ya da sarımsı cilt,
  • Kemik erimesi,
  • Kol ya da bacakların şişmesi,
  • Böbrek sorunları.

Duygusal ve davranışsal belirtiler:

  • Sürekli besinlerle ilgilenme,
  • Açlık hissini reddetme,
  • Kilo alma korkusu,
  • Sosyal hayattan geri çekilme,
  • Sinirli olmak,
  • Depresif ruh hali ve depresyona girme.
anoreksiya belirtileri ve tedavisi

Anoreksiya Hastalığı, Anoreksiya Hastalığı Belirtileri ve Tedavisi

Anoreksiya için ne zaman doktora başvurmak gerekir?

Anoreksiya, diğer yeme bozuklukları gibi ömür boyu sürebilen bir hastalıktır. Anoreksiyalı kişiler hastalığın en başından itibaren tedavi olmayı reddeder. Kişide fiziksel ve duygusal belirtilere ek olarak aşağıdaki durumlarda varsa anoreksiyadan şüphelenerek doktora başvurmak gerekir:

  • Öğün atlamak,
  • Yemek porsiyonlarını küçültmek,
  • Yemek yememek için bahaneler üretmek,
  • Besinlerin yağ ve kalorilerini sürekli hesaplamak ve bu değerlere göre beslenmek,
  • Lezzetli yemeklerden kaçmak,
  • Sürekli kaç kilo olduğunu tartmak,
  • Toplum içinde yemek yemeyi reddetmek,
  • Ayna karşısında kendini çok sık kontrol etmek,
  • Ne kadar ince olursa olsun kilolu olduğunu savunarak şikayet etmek,
  • Bol kıyafetler giyerek vücudu saklamak,
  • Kimsenin kendileri hakkındaki görüşüne önem vermemek.

Anoreksiyanın Tedavisi

Anoreksiya Nervozalı hastaların tedavisi çoğu kez güçlüklerle doludur. Hastaların çoğunda, hastalık birkaç yıl önce başlamıştır. Tedaviye katılmak ve tedavi planları için isteksizdirler. Bu sebeple genellikle çocuklarının bu durumundan üzüntü ve endişe duyan anne babaları tarafından doktora getirilirler. Tedavide bireysel psikoterapi, grup ve aile terapisi, medikal tedavi gibi yöntemler kullanılabilir.
Psikoterapide hastanın kendi duygularını uygun bir şekilde ifade edebilmesi, yeme davranışı üzerine kurulu yanlış düşünce tarzının değiştirilmesi, vücuduna yönelik olumsuz algılamaların düzeltilmesi, özgüvenin oluşturulması, kişiler arası sorunların belirlenip, çözümüne yönelen bir yaklaşımın oluşturulmasına çalışılır.Tedavide davranışçı terapi, aile terapisi ve grup terapisi kullanılabilir.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir